SORU: Selamünaleyküm Muhterem Hocam. (…)

2010 yılında İstanbul’da ikamet etmiştim ben yaklaşık 2 sene. Bu süre içerisinde nişanlanmıştım. Sonrasında nişan, çeşitli sebeplerden ötürü bozuldu. Bu süre içerisinde bağlı bulunduğum teşkilatta ve derneklerde her türlü aktiviteye katılmaya gayret ettim. Ve birkaç hanımefendinin gönlü bana meyletmiş. Nişan bozulduktan sonra bana bu durumu aktardılar, ben de bozulmuş olan nişandan ötürü bir süre başımı dinlemek istediğimi söyledim her birine. Bunun bir diğer sebebi de, nişan sırasında sağlığımın ciddi şekilde bozulmasıydı. Bu şekilde kimseye yük olmadığım için, bu cevabı onlara vermiştim.

 

Şimdilerde “Davul bile dengi dengine” atasözüne binaen, kendi memleketim olan Konya’dan yuva kurmak için eş adayı aramaktayım. Lakin bu hanımefendiler halen beni rahatsız etmekte, halen benden bir şeyler beklemekte, umut aramaktadırlar. Defaatle beyan etmeme rağmen bu yöndeki talepleri son bulmadı.

 

Ayriyeten, bu hanımlar bilmeyen insanlar değil. Her biri medrese eğitimi almış kişilerdir. Şimdi benim bu hanımefendilere karşı ne yapmamı önerirsiniz? Ya da bu hanımlara ne yapmalarını söylemeliyim? Telefon numaramı değiştirmeme rağmen, onlara cevap vermememe rağmen yaklaşık 2 senedir ısrarlarında inat ediyorlar. Kırmak, kırıcı olmak da istemiyorum, zaten yapımda da yok. Ne yapmamı önerirsiniz? Allah’a emanet olunuz.

CEVAP:   Selamünaleyküm. (…) Sözünü ettiğiniz bayanların iki yıl sizin peşinizde olmaları, sizin için onların uygun olmadıklarının belgesidir. Evlilik arayışı içinde olduğunuzu ima edin ve gerekiyorsa tahkir ederek sizden soğumalarını sağlayın. Aksi takdirde kimliklerinden şüphe edeceğinizi söyleyin.

Comments are closed