04Kadın, ikinci insan olan Havva annemizin nesli olmak demektir. Âdem aleyhisselam gibi hayata cennette başladı. Dünyaya cennetten geldi. Âdem’e ne emredildi ise Havva Annemiz’e de o emredildi. Her ikisine de ibadet, iman, itaat emredildi. Erkekle aynı kaderi, cenneti, dünyayı paylaştı ve paylaşmaya da devam etmektedir. Ama sorunların odağında genelde kadın durdu.

 
Kadın Neler Yaptı Neler!

 
Kadının doğurduğu ve büyüttüğü insanlar, güneş gibi âlemi aydınlatanlardan oldular. Nebileri, salih kulları, şehitleri doğuran ve büyüten kadındır. Kadın; kız çocuğu, anne, eş, kardeş, teyze, hala, gelin, nine oldu. Eş oldu, çocuk yetiştirdi, yemek pişirdi, ev süpürdü, dikiş dikti. Çok renkli bir hayatın imtihanlarıydı yaşadıkları.

 
Allah Teâlâ, dünyada kadına eş olma görevi verdi. Bunun için vücudunu narin ve yumuşak, sesini çekici, gözlerini büyüleyici yarattı. Vücuduna giydiği giysiler bile, erkeğin cazibesi oldu. Kadının böyle olmasını Rabb’imiz istedi. Çünkü kadın neslin devamı için cazibe merkezi olmalıydı. Kadını bu özelliklerde Rabb’imiz yarattı. Kadını erkekle, erkeği de kadınla imtihan etmeyi diledi Rabb’imiz. Kadın ile erkeğin mücadelesi de bu imtihanla başladı.

 
Kadın, neden güzel ve çekici yaratıldığını unuttu. O kadar unuttu ki çekilmeye, sürülmeye, sömürülmeye başlandı. Kadının duygusallığı, istikrarsız olduğunda güzel bir kazanç aracı olmaya ve sömürülmeye çok elverişli idi. Bu kazanç kapısını keşfedenler kadını, kazanç ve zevk aracı olarak kullandı. Araba ve araba lastiği reklamlarında bile kadın öne sürüldü. Şeytan da bu fırsatı kaçırmayıp kendisine verilen malzemeyi bir güzel kullandı, o günden bugüne.

 
Onun sayesinde kozmetikler ve moda gündeme geldi. Bunlar aracılığıyla kadın, kendini daha da cazibeli hâle getirerek erkeğin girdiği her ortama girmeye başladı. Ayrıca defileler, podyumlar, yarışmalar ve vitrinler kadınların en uğrak yerleri olmuştu. Erkeğin olduğu her yerde artık kadın da vardı. Bu sürecin kadını getirdiği nokta, kadın erkek eşitliği ve kadın hakları oldu. Artık bu mikrop kadının kanına bulaşmıştı.

 
Şeytan içten ve gizli mücadeleyi başlattı. Kadın ve erkek arasında “kadın mı, erkek mi” sorunu çıktı. Birçok kadın, medyanın da kışkırtması ile erkeğin yanında olacağına karşısında durmaya başladı. Allah’a kulluk için ve erkeği tamamlamak için yaratılmıştı ama kadın bunu unuttu. Bu unutkanlık kadını uyuşturdu ve uyuşmanın etkisiyle sürüklenmeye başladı.

 
Kadın, Allah’ın “değer” biçtiği bir varlıktı. Bu sebeple, şeytanın profesyonelce yaptığı çalışmalar onun üzerine yoğunlaşacaktı. Kadınların etrafında, dernekler ve sistemler oluşturuldu. Kadını özgürleştirmek adına, onu meta olarak kullandılar. “Kadın hakları” diyerek kadının kimliğinden çok şey alıp götürdüler. Kadınlar da bu gizli oyunu anlayamadılar. Çünkü kadınlar kendilerine özgürlük adı altında sunulan bu tuzakları, bir hak savunuculuğu…

Ayşe Sevimli / ElifElif “Müslüman Kadının Şahsiyeti” Kış Sayısı (2015-1436)

Elifelif İrt: (0212) 616 49 17  – 0542 482 56 76

Categories:

Comments are closed