Her insan hayatının bir bölümü mektepte geçer. Hayatı öğrenmeye neredeyse ilk orada başlar dersek yanılmayız sanırım. Peki, bu mektebin amacı nedir, nasıl olmalıdır? Öğrenip, belki de farkında olmadığımız püf noktaları yakalayıp mektep ve muallimin yerini insan hayatında konumlandırmaya çalışalım. Mektebin gayesi öğretimdir. Öğrendiklerinde seçici olup ruhuna yansıtabildiği kadardır insanın mektepteki başarısı. Mektep bizi bu hayatın gelişi güzel gidişatından kurtarıp muhasebe etmeye götürmelidir. Maddenin yanında ruhu da vermelidir. Eğer öyle olamazsa topluma faydalı bireylerden ziyade sorun teşkil eden bireyler yetiştirmiş olur. Bu yüzden işlenen ders, ders olarak kalmamalı, kalplere işlemelidir.

 

Zorluklara göğüs germeden insan öğrenemez, öğrendiğini zanneder. Mektep de insana, gayeye ulaşması için çabalamasını öğretir. Sadece formül ezberlemek, problem çözmek değildir mektep. Nureddin Topçu der ki: “En büyük ders Levh-i Mahfuz’da görülüp öğrenilendir. İyi bir ders; bir hakikatin öğretilmesi, öğrenmenin şuurunu sonsuzluğun ufuklarına kadar götürür. Onu yalnız bir şeyin öğrenilmesi ile bırakmaz, sonsuz bilinmeyenlerin huzurunda dinlendirir.” Öğreneceğimiz şeyler her şeyden evvel şahsiyetimizi oluşturur. Bu yüzden kitap yüklü merkep olmaktan kaçınmalı mektepli.

 

Neyi öğrenip öğrenmemek ile ilgili yine Nureddin Topçu’nun şu değerli tespitini paylaşalım: “Zira insan bir dereceye kadar öğrendiklerinin de esiridir. İyiyi bilen iyi olmak ister. Fenayı bilen fena olmaya, farkında olsun olmasın heveslenir. Zira her bilgide bir cazibe vardır. Bilmek harekete hazırlanmaktır.” Aşk sevgi ve gönül bağı oluşturmadan hiçbir mektep görevini ifa edemez. Peki, bu mektebin muallimi nasıldır?

 

Farkında olsun olmasın her insanın şahsi gelişiminde muallimin izleri bulunur. Muallim hayatımızın yıkıcısı değil yapıcısıdır. Âdeta ruhlarımızın sanatkârıdır. Sonuna kadar fedakârlık yapabilendir. Yaptığı işin sevgi, emek işi olduğunu bilendir. Muallimi ve mektebi ancak bu şekilde tanıyıp bildiğimizde, görevleri yerine oturttuğumuzda bunun ne kadar önemli bir mesele olduğunu görebiliriz. Çünkü geleceğe yön verecek insanlar mekteplerden ve muallimlerin ellerinden çıkacaktır.

 

ElifElif Dergisi – Sizden Gelenler / Şüheda Önal

Categories:

Tags:

Comments are closed