Ben, 2.5 yıl çarşaf giydim ve eşim beni bu şekilde kabul etti. Evlendik, 4 ay sonra, türlü baskılarla çarşafımı çıkartmamı istedi.
Eşimle aramız çok bozuk; eşimin kumar alışkanlığı var, tedavi olmasını istiyorum fakat olmuyor, psikolojik problemleri de var. Yuvamı yıkmak istemiyorum
Irkçılığın dinimizce de yasak olduğunu biliyorum ama ailemi yinede ikna edemiyorum. Sevdiğim bayanı ailemle bırakın tanıştırmayı, araştırıp iyi insanlar olup olmadıklarını öğrenmeye dahi ikna edemedim.
Evime gelen erkek misafire eşim, "hoş geldin" diyebilir mi veya bayan, tek başına, dışarı çıkabilir mi (alışverişe gidebilir mi)?
Annem ve babam akrabalık bağlarına özen göztermeye çalışıyorlar. Ancak ben, onlarla yaşayan evlatları olarak, onların gösterdiği hassasiyeti göstermekle yükümlü müyüm?
Ben eşimin ailesiyle daha önce yaşadığımız bir geçimsizlik nedeni ile görüşmüyorum. Ama eşim gidip geliyor. Sıla-i rahim'i terk etmiş olur muyum?
Fakat babası, şu an bulunduğu işten onu çıkardı ve işsiz. Düğünümüze 1 ay kadar zaman var ve aramızdaki muhabbet eskisi gibi değil.
Babamın sahip olduğu lokantada domuz eti satılıyor. Babamın zoruyla cuma günleri ve hafta sonları çalışıyorum. Ben sürekli orada çalışmak istemiyorum.
Hocam, babamı kaybettim. 20 yaşındayım. Annemin, başka erkeklerle konuşmasını hazmedemiyorum.
Size eşler arası hitaba dair şöyle bir soru sormak istiyorum; eşlerin birbirine, "canımsın, kalbimdesin, seni çok seviyorum" gibi sözler söylemesi dogru mudur?