Soru: Selamünaleyküm. Hocam ben 22 yaşında bir gencim. Evimizi İslam’ın bir şubesi yapmak istiyorum ama yapamıyorum, yani evimi fethedemiyorum. Ben anne-babamla, kardeşimle akşam yemeğimizi oturup yediğimiz gibi cennette de onlarla beraber yemek istiyorum, Allah Teala’yı onlarla beraber seyretmek istiyorum, peygamberimizi onlarla ziyaret edip öpüp koklamak istiyorum. Salihlerle, şehitlerle, sıddıklarla beraber ailemle sohbet etmek istiyorum ama olmuyor hocam! Fatih İstanbul’u feth ederken 21 yaşındaydı, ben ondan bir yaş büyüğüm ama ben evimi bile fethedemiyorum, acaba çok istemiyor muyum? Ne yapmalıyım hocam? Allah’a emanet olun.
Mektup: Aleykümselam. Sevgili gencim,
Bir kere evi fethetmek Konstantiniyye’yi fethetmekten zordur. Önce bunu bil.
İkincisi de Konstantiniyye’yi fetheden Fatih’in beşiği, o niyetle sallanmış da büyütülmüştü. Sen ise yıllarca, diploma alsın diye gönderildiğin okullarda zihin sömürüsü gördün.
Üçüncü olarak da, Kostantiniya fethedilsin diye bir nesil ve bir millet asırlarca umutla çalıştı ve bekledi. Sen ise evini fethetme idealinde belki de kendi evinde bile teksin, garipsin. Söylediklerin kim bilir eğlence konusu yapılıyordur.
Bunlardan sonra şunu bilmen gerekiyor:
Sakın bu idealinden vazgeçme. İster fethet evini istersen de fethetmeden bu dünyadan git; sonuç aynıdır. Sen biiznillah gayretlerinin ve hasretlerinin karşılığını bulacaksın Rabbinden. Melekler seni evini fethetmek için çırpınmış bir genç olarak istikbal edecekler. Yine sen sevgisi yüreğini kavuran Peygamber aleyhisselam’ın Havz’ında onun ikramını içeceksin. Ebu Bekirler, Ömerler, Enesler, Ammarlar… Allah onlardan razı olsun, seni bekliyor olacaklar. Altından ırmaklar akan köşklerinde, bugünleri tatlı bir hatıra olarak anıp duracaksın. Senin bu koca niyetinin bereketini orada göreceksin. Dilerim Rabbimden ki sen, bu büyük emelin sayesinde o gün büyük bir istikbal görürsün de bu kardeşine de şefaat edersin. Orada buluşur ve buradaki hasretlerimizi hatıra olarak anar dururuz.
Sevgili gencim,
Adın gibi bilesin ki, bunlar Allah için zor değildir, hiç zor değildir. Yeter ki sen, yılma, erime. Bundan on sene sonra da ömrün var ve bu dünyada nefes alıyor isen bu heyecanı taşı. Bir kız ile tanıştırıldığın süreçten sonra, onunla yuva kurduktan sonra, işten döndükten sonra küçücük yavrularınla oynarken, o zaman ne tür bir cihazla insanlar meşgul oluyorsa sen de o cihazın önünde iken de melekler seni bu heyecan ve bu hasretle görsünler.
Ah gencim benim, benim ümmetim sendeki bu hasrete hasrettir biliyor musun? Ben de sana hasretim. Seni özlüyorum, senin ayak izlerini arıyorum. Yaşadığın eve göklerden inen rahmet bulutlarını izleyerek seni bulmak istiyorum. Rabbim seni korusun. Seninle doldursun bu merhûm ümmetimin topraklarını. Sen gel ve kuşat bizi. Seni Allah korusun.
Selamünaleyküm.
Kaynak: Fetva Meclisi
