Soru: Benden büyük olan ağabeyim ve ablamın üzerimde bir hakkı var mıdır? Onların her istediğini yapmak zorunda mıyım? Onlar benim babam-annem sayılırlar mı?

Cevap: Üzerimizde kayıtsız şartsız hakkı olan sadece Allah Teâlâ’dır. O’nun her emri bizim için son karardır. Bunun dışında sınırsız hiçbir borç yoktur üzerimizde. Ama anne-babamızın üzerimizdeki hakkı, Allah Teâlâ’nın hakkından sonra gelen bir hak olduğu için çok geniş bir alanı kuşatmaktadır. Anne babamızın üzerimizdeki haklarını neredeyse, sınırlarını kulaçlayamayacağımız kadar büyük görürüz. Anne babamız gibi, bize din ve ilim öğreten muallimlerimizi de üzerimizde büyük hakları olanlardan görürüz. Anne babamıza bizi bağlayan, dede-nine, amca-hala, teyze-dayı gibi akrabaların da yeri ve hakkı büyüktür.

Ağabey ve ablaya gelince:

a- Bir defa kardeşlik büyük bir hukuk içerir. Büyük veya küçük olması bu kardeşliği değiştirmez. Aynı anne ve babanın çocuklarının, aralarındaki ilişkiyi çizgilerle daraltmaları mümkün değildir.

b- Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin öğrettiği ahlâkta, aynı anne-babanın çocukları olmasalar bile, büyüğe karşı saygı, küçüğe karşı şefkat vardır. ‘Büyüğümüze hürmet etmeyen, küçüğümüze merhamet etmeyen bizden değildir.’ sözü çok meşhurdur. Buna göre, evde bizden öncekilerin belki hukuki bir hakları üzerimizde yoktur; ama ahlâkımız, büyüğe saygı üzerine kuruludur. Eğer, büyük bu saygıyı kötüye kullanıyor ve sömürüyorsa, ona izin vermek durumunda değiliz. Biz ne zulmeder ne de zulme sessiz kalırız! Edebimizi de koruruz hakkımızı da.

Her şey kanunla, teraziyle ölçülmüyor. Bir de vicdan var. Bizim vicdanımız da hem bizi dengeler, hem dışımızdakileri. Müslüman’ın vicdan farkı budur. Bazı ailelerde, büyük ağabeylerin, baba gibi fonksiyonlara sahip olması ise, gelenek ve özel aile şartlarının ürünüdür. Genelleme yapılması doğru değildir.

Nureddin YILDIZ

Facebook

Twitter

Instagram

YouTube

Kaynak: Fetva Meclisi

Categories:

Comments are closed