Müstakim ol sen, gelecek aydınlık Kim kalmış ki ebediyyen hâli karanlık Sebil kolaylaşır titreye titreye ruh Olsun o kadar yorulmak gerek
Abdurrahman Bin Avf mezarı karşısında art arda sıralanmış iki dağ Arkasında sevdasına dünyanın şahitlik ettiği kahraman ülke
Sen, Garip Genç Kanma yaşıtların gibi boş hayallere Takılma şeytanın tuzaklarına Ufka bak!
Vitir namazını da kıldıktan sonra hemen yatağına girdi. Başını yastığa koyduğu anda kendini muhasebe etmeye başladı. […]
Kara bulutların yağmur yükünü yüklediği gibi içine toplayınca gözyaşlarını, Rabb olan Allah'a dönüp içindekini yalvara yalvara Sahibine akıtasın diye!
En büyük çöllerde, en ıssız ormanlarda, en kalabalık diyarlarda bir anda sert bir rüzgâr esmeye başladı. İşe giden de hayvanını otlatan da markete koşturan çocuk da bir anlığına gökyüzüne başını çevirip aniden değişen havaya odaklandı ama kimse düzgün bir cevap bulamıyordu ...
“Bence” diyemeden başlayamıyoruz satırlara; her fikir ve her söylem, her zihinde yeniden inşa oluyor. Olduğu gibi kabullenmek zor geliyor modern bünyemize. Hele de transkriptimizde din bilimleri büyük çoğunluktayken.
SORU: Selamünaleyküm. Hocam boşanma davasında mahkemenin istediği tazminat ve nafaka mehir yerine geçer mi? Şimdiden teşekkürler. […]