İslam toplumlarından başka toplumlarda medeniyet, bir metadır. Toplumlar bir güç gösterisi olarak medeniyetlerini inşa etme gayretinde olmuşlardır. İslam Medeniyeti bu noktada ciddi bir fark gösterir ve medeniyetin en ufak parçasını bile “Hak rızası ve İslam imzası” ile oluşturur.
Yapılan bu sinsi politikalar Müslümanların dini ilimlere karşı yavaş yavaş soğumasını beraberinde getirdi. 18. yüzyıldan sonra özellikle batının bilim anlayışı hâkim olmaya başladı İslam topraklarında. Bilimde, batı ideal olarak görüldü...
Yahudi ve Hristiyanların ellerindeki kitaba rağmen dinlerini yaşamadıklarını söylüyor. Demek ki sadece kitaba sahip olmak, onu sürekli elinden ayırmamak yetmiyor. ..
İlk sözcük “selam”… Ardından Asr Suresi… “Hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna…” Sanki “Birbirimize hâlhatır sormayıp sabrı tavsiye edelim önce.” der gibi…
“Artık fecri yalnız kümeslerimizdeki dargın ve mağrur horozlara bıraktık.” diyor Ahmet Haşim. Bugün biz bu yakınmaları yaparken horozlar yerine teknolojik aletler demeliyiz.